4 Ekim 2016 Salı

BİNA YIKILIRKEN KOMEDİLERE TAŞ ÇIKARTACAK BİLİRKİŞİ RAPORU GELİR

Kültür Bakanlığı Hukuk Müşavirliğinin 8 Ocak 1991 tarihli “Bilirkişi Raporu” çelişkinin doruğa ulaştığı bir rapordur. Çünkü Hukuk Müşavirliği bu raporda Bursa Müze Müdürlüğünce tespit için görevlendirilen kişinin “meslekten olmayan, konuyla ne şehir planlaması ne de mimarlık açısından bir ilişkisi olmayan bir arkeolog uzman” olduğu itiraf edilmektedir. Ve bu kişinin raporuna dayandırılarak verilen tescil durdurma kararının yanlış olduğu belirtilerek raporun dördüncü sayfasının ilk paragrafının son bölümünde: ”Yaptığımız değerlendirme sonucunda söz konusu yapının sivil mimari örneği olarak korunması gereken yapılardan olduğu ve restorasyonu ile yeni amaçlar için kullanılabilecek hale getirilebileceği kanısına vardık.”

Denilmekte ve hemen ardından gelen ikinci paragrafta ise:

“Ancak devlet kurumlarının ihtiyaç içinde bulundukları mekânları temin edebilmek için yeni binalar yapmaya kalktıklarında bu binayı yapacak arsayı temin etmekte büyük güçlüklerle karşı karşıya oldukları, özellikle şehir merkezleri veya merkeze yakın olan konumlarda bulunması gerekli olan veya en azından şehrin iyi ulaşılabilen bir noktasında bulunması gereken kamu yapıları için arsa temini gerek arsa fiyatlarının yüksekliği, gerekse arsa stokunun bulunmayışı nedeniyle fevkalade zor olmaktadır. Bu gerçekler dışında her ne kadar işlemin, yani tespit ve tescil işleminin, vardırıldığı noktada doğru olmadığı kanaatinde isek de işlemin doğru olmayışı, konuyla ilgili bilgi birikimine sahip olmayan mal sahibi idareye bir yükümlülük getirmeyeceği gibi mal sahibi idarenin burayı tasarrufunu engellememelidir. Nitekim mal sahibi idare, elindeki resmî ve geçerli vesikalara istinad etmek suretiyle yapının yerine yeni yapılabilmesi için proje, ihale ve yıkım işlerini gerçekleştirmiştir.

Hâlen alanda mevcut yapı yoktur.”

Bu rapor, sürmekte olan mahkemeye sunulur. Yani Kültür Bakanlığı Hukuk Müşavirliğinin de itiraf ettiği gibi ortada bir bina yoktur. Ama binanın yıkılmaması ile ilgili mahkeme devam etmektedir...

“Bilirkişi Raporu” şu cümlelerle biter:

Yukarıda açıklanan nedenlerle varılan sonuç da ortadayken korumacılık açısından yapılacak işlem kalmadığı ve kamu yararı ve şehircilik ilkeleri açısından yıkım yapılan alanda Bursa için gerçekten gerekli olan “Adalet Sarayı” yapısının gerçekleştirilmesinin yararlı olacağı, konunun hukuksal yönünün yüce mahkemenin inhisarında olduğu kanısına vardık.”

Kaynak: Yüzümde Nazım İzi Var - Güney Özkılıç'ın kitabından...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder